Baba-oğul Çatışmasında Yalnızlaşan Öksüz Bir Karakterin Romanı: Aylak Adam
Yayıncı:
5. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi
Konu:
European Literature
Özet (AI):
Özet Cumhuriyet Dönemi Türk edebiyatının önde gelen yazarlarından Yusuf Atılgan , eserlerinde döneminin toplumsal ve kültürel değişimdönüşümüne dikkati çeker. İlk romanı Aylak Adam (1959)'la bireysel yozlaşma, yabancılaşma konusuna geniş bir yer verir. Romanda insanın kendi özüne, içinde yaşadığı sosyal çevreye yabancılaşmış bireyi işler. Eserlerinde psikolojik ve kültürel yabancılaşma ile yalnızlık temasını başarıyla işleyen Atılgan, modern anlatımın üstün örneklerini verirken Türk romanına yapısal, tematik, tip ve karakter bakımından büyük yenilikler de getirir. "Bireyin yalnızlığı" ve "yabancılaşma" sorunu, yazarın Aylak Adam adlı romanının merkezî konularını oluşturur. Atılgan, Aylak Adam'ında tutunamayan, aylak, düzene dâhil olmak istemeyen, işlevsiz kalmış sistemi sorgulayan insan tipini canlandırmıştır. Bu yönüyle yazar, aslında kendi kişiliğini yabancı roldeki bir roman karakterine uyarlamış bir aydındır. Aylak Adam, dört ayrı bölüm hâlinde yazılmıştır. Kitabın söz konusu bölümleri, mevsimlerin isimlerinden oluşmaktadır. Bireyin kendine ve topluma yabancılaşmasını konu edinen eser, başkahramanı C'nin içinde bulunduğu arayış üzerine yazılmıştır. Bir adı bile bulunmayan kahramanın sadece C. olarak anılması, kendisini ait hissetmediği dolayısıyla iletişime bile geçmediği toplumdan düşünsel ve duygusal olarak kopuk olmasına dayanır. Tarama ve inceleme modelinde ele aldığımız bu çalışmada alan yazını tarama ve metin çözümlemesi yöntemine bağlı kalınmıştır. Amaç, yabancılaşma sorunu bağlamında Yusuf Atılgan'ın Aylak Adam adlı eserini genel özellikleriyle tanıtmak; romanı yabancılaşma sorunsalı, kültürel yozlaşma ve bireysel yalnızlık temaları temelinde incelemek ve psikososyal değerini ortaya koymaktır.