2. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi
Yazılı Anıtlar Ve Azeri Ağızlarında Akrabalıkilişkileri Bildiren Kelimeler
Yazarlar:
KÜBRA KULİYEVA
HEMİDE KULIYEVA
Özet:
Akrabalık ilişkileri insan hayatının temel ve ayrılmaz kısmını teşkil ettiğinden bu ilişkiler tarih boyunca süregelmiş, gelişip, zenginleşerek günümüze kadar varabilmiştir. İlgiyi çeken bu ilişkilerin mevcutluğu gibi, onları ifade eden sözcüklerin de yüzyılların deneme ve elemelerini atlayarak zamanımıza kadar gelebilmesidir. Elimizde bulunan farklı dönemlerin yazılı kaynaklarının araştırılması genel nitelik taşıyan akrabalık terimlerinin gerek Orhun anıtlarında gerekse Türk dillerinin büyük bir kısmında, ayrıca günümüz Azerice΄de ikili şekilde kullanıldığını göstermektedir. Zaman zaman bu terim ve kelimelerin bir kısmı anlam açısından değişikliğe uğramış olsa bile, genelde anlamda durağanlık görülmektedir. Mesela, "Dedem Korkut Kitabı"nda tesadüf edilen "çocuk" anlamında kullanılan bebek, "nişanlı" anlamında kullanılan yavuklu kelimelerine edebi dilde olmasa da, ağızlarda hem abidelerdeki hem de yeni anlamlar kazanarak kullanıldığı durumlara sık sık rastlıyoruz. Ağızlarda bu sözcük hem "çocuk", hem de "yeni doğmuş çocuk, bebek", "gelincik", "kukla" anlamlarında kullanılmaktadır. Anıtlardan seçilen örnekler araştırıldığında ata (baba), anne, kız, oğul, kadın, gelin ve diğer bu gibi bir çok kelimelerin anlam ve biçim değiştirmeksizin edebi dilimiz ve ağızlarımızda kullanılmakta olduğunu görürüz.Fakat dilin değişik gelişim safhalarında türetılen yeni kelimeler de az değildir. Bunların da bir kısmı hem şekil hem de anlam açısından değişmeksizin günümüze kadar ulaşmış, bir kısmı ise ya anlam daralması, ya da anlam genişlemesi veya biçim değişikliğine uğramıştır. Akrabalık ilişkileri bildiren kelimelerin dilbilim açısından bütün dünya dilbiliminde kendi niteliklerine göre ikiye ayrıldığı da söz konusudur. Akrabalık terimlerinin Türk dillerinde durumunun öğrenilmesi, onların eski yazılı anıtlar ve kaynaklarla karşılaştırılması Türkoloji için büyük yarar sağlamaktadır. Şöyle ki, bunun gelecekte ortak Türkçe΄nin oluşturulmasında da öneminin değerli olacağı kanaatindeyiz. Anahtar kelimeler: akrabalık terimleri, yazılı anıtlar, yazılı kaynaklar, ağızlar.