ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDE PRE- HİPERTANSİYON, STRES VE SEDANTER YAŞAM TARZININ İNCELENMESİ
Özet:
AMAÇ: Hipertansiyon, dünya çapında yılda yaklaşık 1,13 milyar kişide görülerek dünya çapında önde giden mortalite ve morbidite sebeplerindendir. Hipertansiyon için artan yaş önemli bir risk faktörüdür. Ancak genç yaşta hipertansiyon varlığı artmakta olup gençlerde de koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, inme gibi kardiyovasküler olayların daha erken başlamasına sebep olmaktadır. Stres ve fiziksel inaktivite de kardiyovasküler olayları etkilemektedir. Çalışmamızın amacı genç erişkinlerde prehipertansiyon, stres ve sedanter yaşam tarzının prevalansının belirlenmesidir. YÖNTEM: Araştırmanın örneklemi, 18-25 yaş arası 69 katılımcıdır. Veriler Aralık 2022 -Ocak 2023 tarihleri arasında araştırmacılar tarafından hazırlanan vücut kitle indeksi, skinfold ölçümleri ve sistolik (SKB) ve diastolik (DKB) kan basınçlarını içeren değerlendirme formu, Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi (UFAA), Pittsburg Uyku Kalitesi İndeksi(PUKİ), Serbest Zaman Aktivite Ölçeği(SZAÖ), Beck Depresyon Envanteri(BDE) ve Algılanan Stres Ölçeği(ASÖ) kullanılarak toplanmıştır. Çalışmanın katılımcılarından yazılı onam alınmıştır. Veriler, SPSS 17,0 programında değerlendirilmiş ve verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler ve ki kare analizi kullanılmıştır BULGULAR: Katılımcıların yaş ortalaması 20,59±1,95 olup, 24,6% erkek, 75,4% kadından oluşmaktadır. Katılımcıların 30,4%’ü (21’i) pre-hipertansif olarak bulunmuştur. Bunların 42,9%’u kadın, 57,1%’i erkektir. Ortalama SKB/DKB, 113,46±11,99/69,58±8,41 olarak bulunmuştur. IPAQ skoru 2254,93±2489,72, PUKİ skoru 6,25±2,67, ASÖ skoru 20,59±4,94, BDÖ skoru 13,32±9,42, SZAÖ skoru 29,34±21,27 olarak bulunmuştur. VKİ ortalama 22,27±2,93 olarak bulunmuştur. Skinfold biceps /triceps /abdomen ölçümleri de sırasıyla 12,42±8,16 /16,51±7,32 /19,01±7,78 olarak bulunmuştur. SONUÇ: Çalışmamızda pre-hipertansiyon prevalansı daha önce yurtdışında yapılmış prevalans çalışmaları ile uyumludur. Katılımcılar çok aktif yaşam sürmektedir, buna karşın uyku kalitelerinin kötü olduğu bulunmuştur. Katılımcılarda orta derecede stres algısı olduğu ve hafif depresyonda oldukları görüldü. Katılımcılar normal ağırlıkta ve deri altı yağ kalınlığı ölçümleri normal değerler arasında olduğu belirlenmiştir. Daha kesin sonuçlar elde etmek için daha fazla katılımcının dahil olduğu çalışmalara ihtiyaç vardır.