25.ULUSLARARASI ORTAÇAĞ VE TÜRK DÖNEMİ KAZILARI VE SANAT TARİHİ ARAŞTIRMALARI
Yayıncı:
Necmettin Erbakan Üniversitesi Yayınları
Özet (AI):
Anadolu Selçuklu Dönemi içerisinde, Orta Karadeniz Bölgesinin önemli kentlerinden olan Kalehisar, yapılan araştırmalarla daha da önemli duruma gelmekte, az bilinenin aksine mimari, seramik ve sikke buluntuları yönüyle zengin veriler elde edilebilecek bir Anadolu Selçuklu kenti özelliğindedir. 2020 yılında yapılan yüzey araştırmasında; Kervansaray ve Kale üzerinde çalışmalar yapılmıştır. Günümüzde kervansaray, yıkılma tehlikesi içerisinde bulunmakta, günden güne yıkıma uğramakta, bir an önce onarım çalışmalarının başlanılması gerekmektedir. Planı yönüyle tek han/kervansaray (?) özelliği taşıması bakımından oldukça önemli olan yapı, çizim ve fotoğraflar yönüyle ayrıntılı olarak belgelenmiştir. Kervansaray olarak bilinmesine karşın, yapının işlevsel sorunları bulunmakla, planı yönünden farklılıklar ve sorunlar göstermesi, daha ayrıntılı olarak incelenmesini gerektirmektedir. 1965- 1966 yılında Prof. Dr. Oktay Aslanapa tarafından incelenmiş olmasına karşın, yapısal sorunlarının çözülmediği görülmektedir. Bu nedenle bölge deki diğer yapı örnekleri ile ilintilerinin sağlanması gerekmektedir. Ayrıca ileride yapılacak olan kazı çalışmaları içinde bir alt yapı olarak yapılması amaçlanmaktadır. Kale de; kült yeri, surlar, gözetleme/karakol veya mescit yapısı ile Anadolu Selçuklu öncesi için çok önemli kült alanı olduğu düşünülen, ama bu konuda hale çözümlemeyi bekleyen “Arinna” kültüne ait “Hulla Dağı” veya Frig/Kybele ile ilişkilendirilen sunun yerinde çalışmalar yapılmıştır. Kalenin doğu yamacında bulunan surlar üzerinde ayrıntılı olarak çalışılmış, rölöve planı çizilmiştir. Bölge de günümüze gelebilen Anadolu Selçuklu dönemine ait tek sur özelliği yanı sıra diğer yapı örneklerinde olduğu gibi surlarda günden güne tahrip olmakta, bu nedenle bir an önce korunma önemleri alınmalıdır. Yine kale de yer alan mescit veya gözetleme/karakol yapısı olduğu düşünülen yapı da belgelendirilmiştir. Sunum yeri ile ilgili olarak daha ayrıntılı çalışmaların yapılması konunun aydınlatılması yönünden önemli görünmektedir. Daha önceki yıllarda yaptığımız jeo-fizik/manyetik çalışmalarının sürdürülmesi, yeni yapıların varlığının belirlemesi, kentin aslında bilinenden daha gelişmiş, daha zengin olduğunu göstermektedir. Devam etmesi düşünülen çalışmalarla tespit edilen yeni yapıların tipolojisi ilerideki çalışmalara çok büyük katkı sağlayacak yöndedir. Yüzeyde rastlanan seramiklerin çizim ve belgelendirilmesi yapılmış, değişik tipte, renkte ve özellikle figürlü seramiklerin yüzeyde yoğun rastlanılması burasının önemli bir seramik/çini üretim yeri olduğunun kanıtını oluşturmaktadır. Bu durum daha sonraki çalışmaların planlanması bakımından önemli olmakla birlikte, bölgenin seramik/çini kaynağı üzerindeki düşüncelerimizde değişecek yönde katkı sağlayacağı görülmektedir. Elde edilen sikkeler ise ayrı bir önem taşımaktadır, gerekli çalışmalar tamamladığında bu yönde de önemli verilerin elde edileceği kesin görülmektedir. Daha önceki yıllarda ve 2020 yılında yapılan çalışmalar özelde Kalehisar ve Çorum genelinde de Anadolu Selçuklu Dönemi sanat anlayışına farklı bir bakış açısı kazandıracak yöndedir.