25.ULUSLARARASI ORTAÇAĞ VE TÜRK DÖNEMİ KAZILARI VE SANAT TARİHİ ARAŞTIRMALARI
GERASİMOV’UN YORUMUYLA TİMUR BÜSTÜ: 1941 YILINDA BİR MEZAR TETKİKİ VE SONUÇLARI

Yazarlar:
Yayın Yılı:
2022
Yayıncı:
Necmettin Erbakan Üniversitesi Yayınları
Dil:
ISBN:
978-625-8080-81-0
Özet:
14-15. yüzyıllarda Doğu dünyasının en güçlü ve etkili liderlerinden olan Timur, bilindiği üzere, geride zengin bir tarihsel ve sanatsal miras bırakmıştır. Bu miras, onu sadece Orta Asya halklarının kolektif hafızasında efsaneleştirmekle kalmamış, Batı literatüründe de ortaçağ ve sonrasında adı sıkça zikredilen bir tarihsel kişilik haline getirmiştir. En görkemli Timurlu anılarını içeren Semerkand şehrinin 19. yüzyılın ikinci yarısında Rus hakimiyetine girmesinden sonra, Rusya’da da Timur çağına yönelik giderek derinleşen bir ilgi uyanmaya başlar ve Timurlu anıtlarında kapsamlı çalışmalar yürütülür. Sovyet döneminde, antropoloji ve arkeoloji-sanat tarihi çalışmalarının iç içe geçtiği bir süreç hızlanır; özellikle 1930’lardan itibaren tarihsel kişiliklerin mezarları açılmış ve tarihçiler, arkeologlar, antropologlar gibi çeşitli uzmanların katılımıyla kurulan komisyonlar tarafından buluntular incelenmiştir. Bu süreçte, Rus tarihinden çeşitli isimlerin yanı sıra, Gur-i Emir’de gömülü olan Timur ve oğullarının/torunlarının mezarları da açılır ve kemik kalıntıları analiz edilir. Komisyonda antropolog ve heykeltraş sıfatıyla yer alan M.M. Gerasimov, antropolojik verilerden hareketle Timur’un gerçek görünümüne uygun bir büstünü hazırlamakla görevlendirilir. Ne var ki, mezarın açılması, kemiklerin çıkarılması ve yeniden yerine konarak mezarın kapatılması süreci, o dönemde çeşitli inanışlara da konu olur; bu bilimsel araştırmayla eşzamanlı olarak gerçekleşen 2. Dünya Savaşı’na Rusya’nın dahil oluşu ve Almanya karşısında zafer kazanışı ile ilişkilendirilen bir “mit”e dönüşür. Çalışmaların sonucunda Gerasimov’un hazırladığı büst, Timur’u ilk kez özgün görünümüne uygun betimleyen bir portre olarak klasikleşir ve sonraki Timur portreleri için prototip kabul edilir. Bu çalışmada, 1941 yılında yürütülen bu sürecin yankıları ve büstün yapım aşamaları, dönem kaynaklarının ve Gerasimov’un notlarının ışığında incelenmiştir.

25.ULUSLARARASI ORTAÇAĞ VE TÜRK DÖNEMİ KAZILARI VE SANAT TARİHİ ARAŞTIRMALARI
FACIAL RECONSTRUCTION OF TIMUR BY GERASIMOV: AN EXHUMATION IN 1941

Yazarlar:
Yayın Yılı:
2022
Yayıncı:
Necmettin Erbakan Üniversitesi Yayınları
Dil:
ISBN:
978-625-8080-81-0
Özet:
(AI):
As one of the most powerful and influential leaders of the Eastern world in the 14th and 15th centuries, Timur left a vast historical and artistic legacy. In this sense, he became legendary in the collective memory of the peoples of Central Asia, but he was also a frequently mentioned figure in Western literature since the Middle Ages. When the city of Samarkand, which contains the most magnificent Timurid memories, came under Russian domination in the second half of the 19th century, a deepening interest in the Timurid era began to awaken in Russia and comprehensive studies were carried out on the Timurid monuments. In the Soviet era, anthropology, archaeology, and art history studies are often intertwined. Especially from the 1930s, the graves of some important people were opened, and the findings were examined by commissions established with the participation of various experts such as historians, archaeologists, and anthropologists. In this process, the tombs of Timur and his sons/grandsons buried in the Gur-i Amir were opened, and the skeletal remains were analyzed. Taking part in the commission as an anthropologist and sculptor, M.M. Gerasimov was commissioned to prepare a facial reconstruction/sculpture of Timur in accordance with his real appearance, based on anthropological data. However, the process involving the exhumation and the reburial was also led to various beliefs at that time: It has turned into a “myth” associated with Russia’s involvement in the World War II and its victory over Germany, which took place simultaneously with this expedition. But after all, the portrait, prepared by Gerasimov, which depicts Timur for the first time in his original appearance, is considered as a prototype for later Timur portraits. In this paper, the expedition carried out in 1941 and its results were examined especially in the light of Gerasimov’s own notes.