25.ULUSLARARASI ORTAÇAĞ VE TÜRK DÖNEMİ KAZILARI VE SANAT TARİHİ ARAŞTIRMALARI
BİR ORTA ÇAĞ KAZISINDAN MİMARİ KORUMA DENEYİMLERİ

Yazarlar:
Zeynep MERCANGÖZ Ersin SERÇEK
Yayın Yılı:
2022
Yayıncı:
Necmettin Erbakan Üniversitesi Yayınları
Dil:
ISBN:
978-625-8080-81-0
Özet (AI):
Arkeolojide yaygın bir deyiş vardır: Koruyamayacağını asla kazma! Kuşkusuz bu her zaman kolay olmaz. Antik dönemin devasa blok taş mimarisinden farklı olarak, Orta Çağ’dakiler ender olarak kireç harçlı moloz duvarlara sahiptirler, onları da toprak altından çıkarıyorsanız, korumanız hayli zordur. Ancak kazılarda bütçeler her zaman ne malzeme ne de restöratörlerle koruma projeleri için yeterli değildir. Yine de Kuşadası, Kadıkalesi/Anaia Kazısı olarak, biz şanslıyız ki uygulamalarımızdan ikisinde, biri TÜBİTAK diğeri GEKA (Güney Ege Kalkınma Ajansı) tarafından desteklenen projelerimiz oldu. Ama her kazı sezonunda ortaya çıkan duvarlar şapkalanarak sağlamlaştırılırken, çok sayıda küçük eser/küçük buluntuları temizlemekte, sırlı ve sırsız seramik parçalarından Bizans dönemi kap-kaçakları kısmen tamlayıp bütünlemekteyiz. Acil müdahalelerden ilki 2002 yılında, kalede, iç kapının hemen önündeki namazgâhın moloz duvarlarını, arkeoloğumuz Prof. Ersin Doğer’in önerisiyle, çamur harçla kapatma (şapkalamak) olmuştu. Ne var ki daha sonraki yıla gelmeden, toprak duvarların üzerinden yağışlarla akıp gitmişti. Bir sonraki sezonda, kuru duvarları çamurun içine kattığımız biraz samanla örtmeye çalıştığımızda da ertesi yıl duvarlar üzerinde otlar bitti. Ertesi yıl, aynı zamanda konservatörümüz olan arkeolog Rıdvan İşler’in talimatıyla duvarları kaplamak için çamura çimento ekledik. Bu uygulamaların tümü kuru, çamur harçlı duvarlar içindi. Bu kez de duvarların üzerinde çatlamalar oldu. 2007 yılından itibaren açmaya başladığımız anıtsal kilisenin kireç harçlı duvarlarını, harcını analiz ettirdikten sonra, özel malzeme sipariş ettik. 2009 yılındaki TÜBİTAK desteği ile bu kez kilisedeki duvarlarla duvar resimleri, bir mimarlık firmasından aldığımız hizmetle sağlamlaştırıldılar. Bildirimizde, Kuşadası, Kadıkalesi/Anaia kazısındaki destekli projelerimizi ve gün yüzüne çıkarılan mimariyi koruma için acilen harekete geçmemizi gerektiren tüm uygulamaları, sizlerle paylaşmak istedik. Böylece müdahalelerin olumlu ve olumsuz sonuçlarını tartışırken, kazımızdaki yirmi yıllık yaşanan değişime de dikkat çekmeyi amaçlamaktayız.

25.ULUSLARARASI ORTAÇAĞ VE TÜRK DÖNEMİ KAZILARI VE SANAT TARİHİ ARAŞTIRMALARI
EXPERIENCES IN ARCHITECTURAL CONSERVATION FROM A MEDIEVAL AGES EXCAVATİON

Yazarlar:
Zeynep MERCANGÖZ Ersin SERÇEK
Yayın Yılı:
2022
Yayıncı:
Necmettin Erbakan Üniversitesi Yayınları
Dil:
ISBN:
978-625-8080-81-0
Özet:
(AI):
There is a common expression in archaeology that never unearths what you can’t protect! Of course this is not always easy. Unlike the massive block-stone architecture of antiquity, those of the Middle Ages rarely had lime-mortar rubble walls, which are very difficult to maintain if you dig them out of the ground. However, in the excavations, budgets are not always sufficient for conservation projects with neither material nor restorers. Still, as Kuşadası, Kadıkalesi/Anaia Excavations we are lucky that we had projects supported by TUBITAK and GEKA in two of our architectural projection interventions. But while the walls uncovered in each excavation season are strengthened by capping, we clean up many minor objects/small finds and we put together the glazed and unglazed sherds to restore the Byzantine potteries. The first of the urgent interventions was in 2002, in the castle, the walls of prayer hall (namazgâh) just in front of the inner door, our archaeologist Prof. Ersin Doğer’s suggestion, it was to coat (capping) it with mud. Before the following year, however, the earth had run over the walls in rain. In the next season, when we try to cover the rubble walls with some straw that we mixed in the mud, a year after weeds grew on the walls. Then, we added the cement into the mud for capping the walls as an order by archaeologist Rıdvan İşler who is also our conservator. This time the cracks were occurred on the walls. Whatever result, all of these applications were for unmortar or mud-mortared walls. When a monumental church begun to unearth in the year 2007, we made the mortar of the walls of it analyzed, to order special material. And then with the support of TÜBİTAK in 2009, this time the walls and murals in the church were reinforced with the service from an architecture firm. In our paper, we wanted to share with you, all our practices that require us to act urgent in order to preserve the architecture and supported projects in the Kuşadası, Kadıkalesi/Anaia Excavations. Thus, we aim to draw attention to the change in our excavation for twenty years, while revealing positive and negative results on the interventions.