25.ULUSLARARASI ORTAÇAĞ VE TÜRK DÖNEMİ KAZILARI VE SANAT TARİHİ ARAŞTIRMALARI
BATI ANADOLU’DAKİ SARNIÇ YAPILARI İÇERİSİNDE YER ALAN ISPARTA SARNIÇLARININ MİMARİSİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

Yazarlar:
Yayın Yılı:
2022
Yayıncı:
Necmettin Erbakan Üniversitesi Yayınları
Dil:
ISBN:
978-625-8080-81-0
Özet (AI):
Su insanoğlunun olduğu kadar tüm canlılar için de en önde gelen yaşam unsurlarındandır. Tarih boyunca insanlar yerleşim yerlerini su etrafına kurmuşlar veya su etrafında konaklamışlardır. Antik kentlere bakıldığında hemen hemen tamamına yakın kısmında en az bir, bazı antik kentlerde ise pek çok sarnıcın inşa edilmiş olduğu görülebilir. Yine suyun önemine ilişkin olarak Orta Asya’da İslam öncesi dönemde Türk kültüründeki “Yersu” inancı hatırlanabilir. İslam Dininde “su” konusu bazı ayetlerde yer almış ve yine hadislerde suyun önemi ve hayır yapma sebebi olduğu vurgulanmıştır. Bu nedenle su yapılarının oldukça fazla sayıda yapılmış olduğu, özellikle çeşmelerin üzerine ayet ve hadislerin yazılmış olmasından anlaşılmaktadır. Anadolu’da da Türk İslam döneminde şehir merkezlerinde hatta yollar üzerinde belli menzillerde sarnıçların inşa edilmiş olması bunun bir göstergesi sayılabilir. Bu sarnıçların konumları incelendiğinde genellikle suyun az olduğu yerlerde su ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılmış oldukları rahatlıkla söylenebilir. Sarnıçlar, insanların su ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yapılabildikleri gibi hayvanların ve bitkilerin de sulanması amacıyla yapılmaktadırlar. Bugüne kadar yapılan araştırma ve yayınlarda Türk-İslam Dönemine ait sarnıç yapılarının çeşitli biçimlerde tasnife tabi tutulmuş oldukları görülmektedir. Bunlar arasında; kayaya oyulmuş olanlar, kat sayıları, hazne bölümlerinin toprak seviyesine göre durumu, üst örtü sistemleri, mevkileri gibi bazı kriterler genel olarak esas alınmıştır. Günümüzde sarnıç mimarisine ilişkin olarak pek çok inceleme ve yayının bulunduğu, bu inceleme ve yayınların büyük bir kısmının il ya da yöreye bağlı kaldığı da gözden kaçmamaktadır. Batı Anadolu Bölgesinde bugüne kadar yapılmış bir kısım araştırmaların sonuçları dikkate alındığında, çok miktarda ve çeşitli özelliklerde sarnıçların yer aldığı, iller bazında bazı form ve planlarda inşa edilmiş olanların ise sayısal olarak ön plana çıktıkları anlaşılmaktadır. Buna karşılık aynı illerde az sayıda da olsa farklı tiplerde olan sarnıçların varlığı dikkat çekmektedir. Bu çalışmada, Isparta ilinde incelemeye tabi tutulan sarnıçların mimarileri anlatılmış, önceki araştırmacıların sınıflandırmaları da dikkate alınarak; yapılar öncelikle plan, sonra üst örtü birimleri gibi kriterlere göre bir tasnife tabi tutulmuştur. Sonuç olarak Batı Anadolu Bölgesi’nde günümüze kadar gelebilen Türk-İslam dönemine ait sarnıçlar ile karşılaştırmalar yapılarak, bölgede tespiti yapılmış sarnıçların mimarileri ile ilgili bazı çıkarımlarda bulunulmuştur.

25.ULUSLARARASI ORTAÇAĞ VE TÜRK DÖNEMİ KAZILARI VE SANAT TARİHİ ARAŞTIRMALARI
AN EVALUATION ON THE ARCHITECTURE OF ISPARTA CISTERNS IN CISTERN STRUCTURES IN WESTERN ANATOLIA

Yazarlar:
Yayın Yılı:
2022
Yayıncı:
Necmettin Erbakan Üniversitesi Yayınları
Dil:
ISBN:
978-625-8080-81-0
Özet:
(AI):
Water is one of the most important elements of life not only for human beings but also for all living things. Throughout history, people have built their settlements around water or have stayed around water. When the ancient cities are examined, it can be seen that almost all of them had at least one cistern, and in some ancient cities many cisterns were built. Again, regarding the importance of water, the belief in “Yersu” in Turkish culture in the pre-Islamic period in Central Asia can be remembered. In the religion of Islam, the subject of “water” is included in some verses and it is emphasized in the hadiths that water is important and a reason for doing good. For this reason, it is understood that a large number of water structures were built, especially from the fact that verses and hadiths were written on the fountains. The fact that cisterns were built in city centers and even on roads at certain distances during the TurkishIslamic period in Anatolia can be considered as an indicator of this. When the locations of these cisterns are examined, it can be easily said that they were built in order to meet the water needs in places where water is scarce. Cisterns can be built to meet the water needs of people, as well as to irrigate animals and plants. In the researches and publications made to date, it is seen that the cistern structures belonging to the Turkish-İslamic period have been classified in various ways. Among them; Some criteria such as the ones carved into the rock, the number of floors, the condition of the reservoir sections according to the soil level, the top cover systems, locations, were taken as a general basis. Today, there are many studies and publications on cistern architecture, and it is not overlooked that most of these studies and publications are based on the province or region. Considering the results of some researches carried out in the Western Anatolia Region, it is understood that there are cisterns in large quantities and with various features, and those built in some forms and plans on the basis of provinces come to the fore numerically. On the other hand, the existence of different types of cisterns in the same provinces draws attention. In this study, the architecture of the cisterns examined in the province of Isparta is explained, taking into account the classifications of previous researchers; The structures were classified according to criteria such as firstly the plan and then the top cover units. As a result, some inferences were made about the architecture of the cisterns identified in the region by making comparisons with the cisterns belonging to the TurkishIslamic period that have survived to the present day in the Western Anatolian Region.